Emine Erdoğan Hanımefendi ve Bakanımız Mahinur Özdemir Göktaş, Gönül Elçileri ve koruyucu ailelerle bir araya geldi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, ailenin güçlü yarınların, barış ve huzur dolu bir dünyanın teminatı olduğunu vurgulayarak, "Daha yaşanabilir ve müreffeh bir gelecek, sevgi ve şefkat merkezli bir aile yanında güçlenmiş nesiller eliyle inşa edilebilir." dedi.
Emine Erdoğan Hanımefendi ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Mahinur Özdemir Göktaş, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Millet Kütüphanesi Konferans Salonu'nda 30 Haziran Koruyucu Aile Günü vesilesiyle düzenlenen programda 81 ilin "Gönül Elçileri" olan vali eşleri ve koruyucu ailelerle bir araya geldi.
Sanatçı Alişan'ın sunumunu yaptığı programda konuşan Emine Erdoğan, koruyucu aile hizmetinin, 12 sene önce başlattıkları devlet koruması altındaki çocukların şartlarını iyileştirmeyi amaçlayan Gönül Elçileri Projesi'nin temelini oluşturduğunu belirterek, "Bu temelin, gün geçtikçe yurt içi ve yurt dışında hayata geçirilen yeni uygulamalarla güçlendiğini görmek, mutluluk verici." dedi.
Koruma altındaki çocukların bakım şartlarının 2000'li yıllarda yetersiz olduğuna işaret eden Emine Erdoğan, "Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız ile dünyadaki iyi örnekleri de değerlendirerek, çocuklarımızı koğuş tipi yurtlardan kurtardık ve sevgi merkezli evlere yerleştirdik. Bir çocuk için olabilecek en huzurlu ve güvenli ortamın, bir aile ortamı olduğu düşüncesiyle, koruyucu aile sistemini güçlendirdik. Yapılan çalışmalar ve Gönül Elçileri Projemiz neticesinde, koruyucu aile yanında bulunan çocuk sayımız 2002'den bu yana 515'ten,10 bin 256'ya yükseldi." diye konuştu.
"Ne mutlu ki koruyucu aile kapasitemiz her sene yaklaşık yüzde 12'lik bir artış gösteriyor"
Bu çocukların 1124'ünün özel gereksinimli olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, "Ne mutlu ki koruyucu aile kapasitemiz her sene yaklaşık yüzde 12'lik bir artış gösteriyor." ifadesini kullandı.
Vali eşlerinin "Gönül Elçileri" olarak bu iyilik hareketinin lokomotif gücünü oluşturduğunu belirten Emine Erdoğan, şöyle devam etti:
"İllerinizde koruma altındaki çocuklarımızı koruyucu aileler ile buluşturacak fırsatları güçlendirmek için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Gönül kapılarını evlatlarımıza açan ailelerimizin yüklerini biz de sırtlanacağız. Koruma altındaki çocuklarımızın sevincine, derdine, heyecanına, üzüntüsüne ortak olacağız. Bu çerçevede en fazla koruyucu aileye sahip olan ve bugün ödül alacak Kayseri, Kahramanmaraş ve Osmaniye illerimizi ve bu illerde görev yapmış tüm vali eşlerimizi yürekten tebrik ediyorum."
Emine Erdoğan, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının koruyucu ailelik konusundaki destekleyici uygulamalarının önemine dikkati çekerek, Rehber Koruyucu Aile Uygulaması, Koruyucu Aile Akademisi gibi uygulamaların, koruyucu aile olmayı düşünen yeni gönüllüleri teşvik edeceğine ve uygulamayı yaygınlaştıracağına olan inancını dile getirdi.
Korucuyu ailelerin, çocukların yarınlarına güvenilir bir el uzattığını vurgulayan Emine Erdoğan, "Hayatlarına dokunduğunuz çocuklarımızın benliğinde, yalnızlığın mahzunluğu değil, sevginin ve aidiyetin gücü kök salıyor. Merhamet ve şefkatiniz, minik kalplerinin etrafına acı geçirmez, sağlam bir zırh örüyor." dedi.
"Aile, güçlü yarınların, barış ve huzur dolu bir dünyanın teminatıdır"
Emine Erdoğan, aile kurumunun önemine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Aile, güçlü yarınların, barış ve huzur dolu bir dünyanın teminatıdır. Daha yaşanabilir ve müreffeh bir gelecek, sevgi ve şefkat merkezli bir aile yanında güçlenmiş nesiller eliyle inşa edilebilir. Bu sebeple küresel ifsat akımları, ellerindeki tüm imkan ve araçlarla, aile kurumunu ve çocuklarımızı hedef alırken, hepimiz daha da güçlü bir şekilde insanlığın bu en değerli kalesini savunmalıyız. Biliyoruz ki ailenin ve neslimizin etrafını saran küresel ifsat yangını, bugün söndürmezsek bir gün her yanımızı saracak. İnsanlığın temel değerlerini, aile kurumunu ve çocuklarımızı her türlü karanlık elden korumayı amaçlayan, iyilikten ve güzellikten yana, vicdan sahibi her ülke ile güçlerimizi birleştirmeliyiz."
Emine Erdoğan, Türkiye'de başlatılan Gönül Elçileri Projesi'nin, ülke sınırlarını aşarak küreselleşmesinin önemini vurgulayarak, Birleşik Arap Emirlikleri ile Türkiye arasında imzalanan protokolün hayırlara vesile olmasını diledi. Emine Erdoğan, "Sıfır Atık Projemizin bu topraklardan çıkarak tüm dünya için bir umut kaynağı olması gibi, Gönül Elçileri Projesi'nin de farklı ülkelerde uygulama modellerine dönüşmesini, Türkiye örneğinin diğer ülkelere ilham olmasını temenni ediyorum." dedi.
"Gazze'nin altı çocuk mezarlığı üstü ise dünyanın en büyük yetimhanesine dönmüş durumda"
Emine Erdoğan, konuşmasında İsrail'in saldırıları altındaki Gazze'de yaşanan insanlık dramına da dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Bugün ne acı ki dünyanın farklı coğrafyalarında çocuklar, bırakın müşfik bir aile ortamında olmayı hayatta kalmayı başarmaya çalıştıkları, korkunç şartlar altında yaşıyor. Bugün Gazze'de refakatsiz kalan, ailesini kaybeden çocuk sayısının en az 17 bin olduğu düşünülüyor. Bu çocukların gidecek güvenli bir yeri de kalmadı. Yaklaşık 4 bin çocuğun ise enkaz altında veya kayıp olduğundan şüpheleniliyor. Gazze'nin altı bir çocuk mezarlığı, üstü ise dünyanın en büyük yetimhanesine dönmüş durumda."
Emine Erdoğan, aylardır İsrail tarafından hiçbir vicdanın hesabını veremeyeceği bir zulme maruz kalan Filistinli çocukların, dünyanın bütün çocuklarının ruhunda iyileşmeyecek yaralar açtığını vurguladı.
Emine Erdoğan, kurumlara emanet edilen çocukları, öz evladı gibi sevgiyle sarmalayan Oya Kayacık'ı da rahmetle yad ederek, "Oya Kayacık gibi gönüllerini tutuşturarak yolumuzu aydınlatan koruyucu ailelerimize, Gönül Elçileri olan vali eşlerimize, böylesi anlamlı çalışmalara öncülük eden Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımıza ve organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Tüm dünya çocuklarının barış ve huzur içinde, güvenli aile ortamında, sevgi ile yeşerdikleri günleri görebilmeyi diliyorum." ifadelerini kullandı.
“Aileyi yuva yapan çocuk sevgisi, çocuk neşesidir”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, programda yaptığı konuşmada, koruyucu ailelerin, ailesinden uzak düşen çocuklara evini açmaktan öte, sevgi ve şefkat dolu bir yuva, güvenli bir gelecek sunduğunu söyledi.
Koruyucu ailelerin, çocukların hayatlarına dokunarak, sağlıklı ve mutlu birer birey olarak yetişmelerini sağladıklarını belirten Göktaş, himayeleriyle "Gönül Elçileri Projesi"ne destek olan Emine Erdoğan'a şükranlarını sundu.
Dünyayı güzelleştiren yegane şeyin çocukların tebessümü olduğunu dile getiren Göktaş, çocukların geleceğin teminatı, yarınların umudu olduğunu anlattı.
Bakan Göktaş, şöyle devam etti:
"Aileyi yuva yapan çocuk sevgisi, çocuk neşesidir. Hepimizin hayatına mucizevi bir ahenk katan çocukların, aile ve toplum yapısını kuvvetlendiren eşsiz bir rolü bulunmaktadır. Bu anlamda, Bakanlık olarak, çocuklarımızın güvenli ve sevgi dolu bir aile ortamında büyümeleri için elimizden gelen tüm gayreti gösteriyoruz. Koruyucu ailelerimizin desteğiyle, milletimizin bizlere emaneti olan çocuklarımızı büyük bir özenle yetiştiriyoruz. Tam bu noktada çocukların iyi yetiştirilmesinin, toplumsal kalkınmanın önemli bir kriteri haline geldiğini özellikle vurgulamak isterim. Bu kapsamda koruyucu aile hizmetimiz, Toplum Kalkınmasında Gönül Elçileri Projesi ile çalışmalarımızın merkezinde yer alıyor."
"Temel hedefimiz çocuklarımızın eşit fırsatlarda hayata hazırlanmasını sağlamak"
Bakan Göktaş, Gönül Elçileri Projesi'nde gönül elçilerinin koruyucu aileler ile koruma altındaki çocukların buluşma sürecinde, büyük bir sosyal sorumluluk üstlendiğine dikkati çekti.
Bu hizmet modeliyle temel hedeflerinin çocukların eşit fırsatlarda hayata hazırlanmasını sağlamak olduğunu vurgulayan Göktaş, sosyal devlet anlayışıyla başlatılan bu projede 12 yılı geride bıraktıklarını aktardı.
Göktaş, 2002'de 500 koruyucu ailenin 515 çocuğun bakımını üstlendiğini, bugün ise 8 bin 263 koruyucu ailenin 10 binin üzerinde çocuğun bakımını sağladığını hatırlattı.
Koruyucu ailelerin yanına yerleştirilen her çocuk için sağlık, bakım ve eğitim ihtiyaçlarını karşılamak üzere ailelere destek sağladıklarına işaret eden Göktaş, akraba koruyucu aile modeliyle, çocukların sosyal çevrelerinden kopmadan, büyümelerine aracılık ettiklerini dile getirdi.
Koruyucu ailelerin sunduğu sıcacık yuvanın hasta ve engelli çocukların tedavisi ve rehabilitasyonu için de önemine vurgu yapan Göktaş, "Bu kapsamda özel gereksinimli 1120 çocuk ile 732 yabancı uyruklu çocuğumuzun koruyucu aile yanında bakımını sağlıyoruz. Sizlerin desteğiyle yürüttüğümüz sosyal çalışmalarla 'güçlü birey, güçlü aile, güçlü Türkiye' hedefimize doğru emin adımlarla ilerliyoruz." diye konuştu.
"'Dünyanın Gönül Elçileri' temasıyla bir toplantı gerçekleştireceğiz"
Göktaş, geçen yıl UNICEF işbirliğinde Türkiye'de Koruyucu Aile Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi kapsamında, koruyucu aile hizmeti için ulusal bir plan geliştirdiklerini belirterek, bu planla ailesinden ayrı düşmüş, refakatsiz mülteci çocuklar ve engelli çocuklara yönelik özel çalışmalar yürüttüklerini ifade etti.
Aynı zamanda geçici koruyucu aile sisteminin 30 pilot ilde uygulamasını başlattıklarını anlatan Göktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şunu gururla ifade etmek isterim; bugün koruyucu aile hizmet modelimiz uluslararası kurumlar tarafından takdir alan bir program haline dönüştü. Bu kapsamda Azerbaycan ile koruyucu aile hizmet modelinin hayata geçirilmesi için ortak çalışmalar yürütüyoruz. Aynı zamanda Özbekistan'da da bu hizmet modelinin hayata geçirilmesi için hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Bunun yanı sıra bu yıl gerçekleştirilecek Birleşmiş Milletler Genel Kurulu vesilesiyle 'Dünyanın Gönül Elçileri' temasıyla bir toplantı gerçekleştireceğiz. Atılan bu adımlarla koruyucu aile hizmetimizi ve uygulamalarını bütün dünyaya anlatacağız."
"Ülkemizin şefkat ve merhamet şemsiyesini genişleteceğiz"
Koruyucu aile olma yolculuğunun iniş ve çıkışlarının farkında olduklarını ancak bir çocuğun yüzünde görülen gülümsemenin tüm çabaların en büyük ödülü olduğunu dile getiren Göktaş, koruyucu ailelere, "Sizlerin sayesinde çocuklarımız, yaşamlarının en hassas dönemlerinde, güvende olduklarını bilerek büyüyorlar." dedi.
Bakanlık olarak, koruyucu aile hizmetini güçlendirmek için çalışmaları sürdüreceklerini vurgulayan Göktaş, şunları kaydetti:
"Sizlerin yanında olmaya, çocuklarımızın en iyi koşullarda büyümesi için gerekli tüm imkanları sağlamaya devam edeceğiz. Attığımız güçlü adımlarla 'çocuklarımıza kalbimizle bağlıyız' diyen binlerce aileyle ülkemizin şefkat ve merhamet şemsiyesini genişleteceğiz.
Her geçen gün daha fazla çocuğumuzun koruyucu ailelerimiz refakatinde büyümesinden büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bu kapsamda bu yıl bir ilki gerçekleştiriyoruz. Birazdan koruyucu aile sayısı yüksek olan ilk üç ilimizin gönül elçilerine ödüllerini takdim edeceğiz. Ayrıca koruyucu aile hizmet modelimize yönelik bir farkındalık kampanyası başlattık. 2 ay sürecek bu kampanya ile gönüllülüğü yaygınlaştırmayı hedefliyoruz."
Koruyucu anne Aylin Bilekli ve korucuyu aile yanında yetişmiş Melih Kubanç'ın da birer konuşma yaptığı programda Emine Erdoğan, koruyucu ailelik çalışmalarıyla ön plana çıkan Kayseri, Kahramanmaraş ve Osmaniye'nin vali eşlerine plaket takdim etti.
Emine Erdoğan, Bakan Göktaş, BAE Toplumsal Kalkınma Bakanı Shamma bint Suhail Faris Al Mazrouei ve plaket alan gönül elçileri ile fotoğraf çektirdi.
Programda, Koruyucu Aile Belgesel Filminin tanıtımı ve Oya Kayacık Belgeseli de gösterildi. Belgesel sırasında izleyiciler duygusal anlar yaşadı.
Devletin himayesi altındaki 8-12 yaş arası çocuklardan oluşan TRT Mersin Çocuk Korosu'nun da mini bir konser verdiği program, aile fotoğrafı çekiminin ardından sona erdi.