…
08 Mart 2021, Pazartesi Ankara, Türkiye

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eşi Emine Erdoğan ve Bakan Selçuk, Sağlık Çalışanı ve Sosyal Hizmet Uzmanı Kadınlarla Bir Araya Geldi


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, tüm dünyada görülen ‘şiddet salgınını’ ortadan kaldırmak için, iş birliğini artırmak gerektiğini belirterek, şiddete karşı, tek yürek ve tek akıl olmadan bu işin çözülemeyeceğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Emine Erdoğan ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetle Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde sağlık çalışanı ve sosyal hizmet uzmanı kadınlarla akşam yemeğinde bir araya geldi. Emine Erdoğan, yaptığı konuşmada 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle, milletin evinde sağlık çalışanı ve sosyal hizmet uzmanını misafir etmekten büyük bahtiyarlık duyduğunu söyledi.

Helikopter kazasında şehit olan askerlere rahmet dileyen Emine Erdoğan, "Hepimizin başı sağ olsun. Şimdi nice annenin, eşin ve evladın gönlü yaralı. O, öyle bir yara ki hiç iyileşmeyecek. Rabbim her birine sabırlar ihsan etsin. Terörle mücadele eden kahraman evlatlarımızı yetiştiren analar, başımızın tacıdır." diye konuştu. Evlatlarını terörün kıskacından kurtaran Diyarbakır annelerini de anan Emine Erdoğan, "Benim de ziyaret ettiğim o annelerin çilesinin en kısa zamanda bitmesini diliyorum." dedi.

Emine Erdoğan, Türkiye'deki ve dünyadaki tüm kadınların, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlayarak, "8 Mart, bilhassa batılı ülkelerde, kadınların hak, adalet, emek ve özgürlük mücadelesinin, köşe taşlarından biridir. Ancak, kadınlara hak ettiği değerin verilmesi, sadece tek bir güne indirgenemez. Aksi halde, 8 Mart'ta yapılan tüm etkinlikler, söylenen güzel sözler, yarım ve eksik kalmaya mahkumdur. Nitekim, bu özel günün arifesinde, Samsun'da yaşanan şiddet hadisesi, hepimizde derin bir öfkeye sebep oldu. Faili nefretle kınıyorum. En ağır cezayı almasını, bütün kalbimle diliyorum" diye konuştu.

Dünyada her üç kadından birisinin, hayatının bir döneminde, şiddetin bir boyutuyla tanıştığını aktaran Emine Erdoğan, "Bu istatistik, kalbimizin en büyük yorgunluğudur. İstisnasız, tüm dünyada görülen şiddet salgınını ortadan kaldırmak için, iş birliğimizi daha da artırmalıyız. Şiddete karşı, tek yürek ve tek akıl olmadan bu işi çözemeyiz." ifadelerini kullandı.

"Salgına Maruz Kalan Sağlık Çalışanlarının, Yüzde 58'i Kadın"

Emine Erdoğan, Kovid-19 salgınının, bir senedir dünyayı kasıp kavurduğuna işaret ederek, geçen yıldan bugüne öngörülemeyen bir felaketin içinde olunduğunu belirtti. Bu felaketin en büyük yükünü, sağlık çalışanları ve sosyal hizmet görevlilerinin taşıdığını vurgulayan Emine Erdoğan, "Salgına maruz kalan sağlık çalışanlarının, yüzde 58'ini kadınlar oluşturuyor. Sizler, Kovid-19 salgınının ilk günlerinden bu yana her türlü riski göze alarak, geceyi gündüze katarak milletimize hizmet ettiniz. Sağlık hizmetleri yanında, VEFA gruplarından filyasyon ekiplerine kadar, mücadelenin tüm cephelerinde ön safta yer aldınız. Yaşlılarımıza, yetim ve öksüzlerimize sahip çıktınız. Türkiye'nin bir yıldır sürdürdüğü bu mücadelenin başarısında, sizlerin gayret ve emeğinin çok büyük payı bulunuyor. Evlerinize gidemeden, evlatlarınızı göremeden, hastanelerde sabahladınız. Sizler, 'insan insanın emanetidir' sözünün anlamını ispat ettiniz. Salgın nedeniyle toplumda oluşan karamsarlık, derin yalnızlık gibi ruh hallerinin şifacısı oldunuz. Korkuları teskin ettiniz. Bütün topluma kol kanat gerdiniz" şeklinde konuştu.

"Hepinize Minnettarız"

Emine Erdoğan, sosyal hizmetin, iş gücü olmaktan çıktığına, sevginin, merhametin ve şefkatin gücüne dönüştüğüne dikkati çekerek, "Yakanıza taktığınız kimlik kartları, insanlığı kurtarmak için verilen bu savaşın bayrağı oldu. Mesleğinize adanmışlığınız ve insana duyduğunuz sevgi, en kuvvetli cephanenizdi. Bu cephede yazılan kahramanlık hikâyeleri, yarının nesillerine örnek olacak. Hepinize minnettarız, iyi ki varsınız." dedi. Emine Erdoğan, tarihte yaşanan her salgının insanlığa yeni tecrübeler öğrettiğini belirterek, sağlık çalışanları ve sosyal hizmet görevlilerinden bu tecrübeleri kayda geçirmelerini istedi. Erdoğan, tarihi, kadınların ve erkeklerin ortak tecrübeleri üzerinden okumanın, kadınların da tarih yazımına etkin katılımı ile mümkün olacağını söyledi.

Yaşanan Kötü Tecrübeleri Kişilere Değil de Aile Yapımıza Mal Etmek Art Niyet Değilse Nedir?

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk da kadınların insan hakları temelindeki mücadelesinde küresel bir farkındalık oluşturan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladı. Kadınların, hayatın her alanında üstlendiği sorumluluk duygusuyla ailenin ve toplumun temeli olduğunu vurgulayan Selçuk, "Geçtiğimiz günlerde bir gazetede 'baba evini derhal terk etsin kızlar' diye had bilmez yazılar çıkmakta. Üstat Cemil Meriç bu kafaya 'Garbın Yeniçerileri' diyor. Bu devşirilmiş zihniyet maalesef her türlü bahaneyle değerlerimize ve bu değerlerin en temel taşı olan ailelerimize saldırıyor." dedi.

"Yaşanan kötü tecrübeleri kişilere, münferit vakalara değil de aile yapımıza mal etmek art niyet değilse nedir?" diye soran Bakan Selçuk, genç kızları meçhule davet edenleri anlamalarının mümkün olmadığını belirtti.

Selçuk, kadını, sosyo-ekonomik yapının güçlenmesinde, sağlıktan eğitime, sanattan spora, bürokrasiden siyasete her alanda ailenin ve toplumun öznesi olarak gördüklerini belirterek, kadına verilen değerin aileye, topluma verilen değer olduğunu söyledi.

Kadınların temel hak ve özgürlükleri için verilen mücadelede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iradeleri ve eşi Emine Erdoğan'ın hassasiyetlerinin bugün Türkiye'yi çok farklı bir noktaya ulaştırdığını dile getiren Selçuk, 18 yılda sosyal politikalar alanında birçok sessiz devrimin gerçekleştiğini kaydetti.

 Dün Samsun'da, Bugün Ankara'da Katledilen Bütün Kadınlarımız İçimizde Derin Bir Sızı

Bakan Selçuk, bugün kadınların sosyo-ekonomik hayatta her alanda daha fazla varlığının görüldüğünü ifade ederek, "Artık öğretmenlerimizin yüzde 60'ı, kamu personellerimizin yüzde 40'ı, mimarlarımızın, avukatlarımızın yarıdan fazlası kadın. Karar alma mekanizmalarında daha fazla temsilimiz var. Meclisteki oranımız yüzde 4'lerden yüzde 17'lere ulaşmış durumda." diye konuştu.

Kadınlar için yaptıkları çalışmaları anlatan Bakan Selçuk, kadınlar için daha nice güzel hizmetlerde bulunacaklarını söyledi. Selçuk, şunları kaydetti:

"Tabi ki bu hizmetleri engelleyen en önemli unsurlardan bir tanesi kadına yönelik şiddet. Kadına yönelik şiddet hakkında dün olduğu gibi bugün de yarın da 'amasız, fakatsız, lakinsiz' sıfır tolerans ilkemizle mücadele etmeye devam edeceğiz. Dün Samsun'da, bugün Ankara'da katledilen bütün kadınlarımız içimizde derin bir sızı. Ülkemizde tek bir kadın cinayeti olmaya kadar biz bu çabamıza devam edeceğiz. Bu farkındalığı, bilinci oluşturmak için uğraşacağız. Geldiğimiz noktada artık ülkemizde 2019 yılı itibariyle her ilimizde Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerimiz var. Kadın Konukevi sayılarımızı artırdık. Dolayısıyla kadına yönelik şiddetle ilgili bütün bakanlıklarımızla koordineli bir şekilde çabalıyoruz. İstiyoruz ki bir tek canımızı kurban vermeyelim."

Yemeğe, TBMM Başkanı Mustafa Şentop'un eşi Sabriye Şentop, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın eşi Hale Koca da katıldı. Programa katılanlar arasında, İzmir depreminde enkaz altında İnci Okan ile köpeğini kurtaran, halk otobüsünde doğum sancısı çeken anne adayına doğum yaptıran UMKE Görevlisi Edanur Doğan, Elazığ depreminde enkaz altındaki 2,5 yaşındaki Yüsra Yıldız ile annesinin kurtarılmasını sağlayan UMKE personeli Hatice Yücel, Cizre'de koronavirüse karşı başarılı bir mücadele sergileyen Sümeyye Bilgin ile Kovid-19'dan hayatını kaybeden Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu'nun eşi Didem Akal Taşçıoğlu da yer aldı.