Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Dr. Sema Ramazanoğlu, Van'da temaslarda bulundu.Bakan Ramazanoğlu temaslarına Van Valiliği'ni ziyaret ederek başladı.Sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle de bir araya gelen Bakan Sema Ramazanoğlu, çocuk istismarına ilişkin açıklamalarda bulundu. "Benim gönlümden geçen verilebilecek en ağır cezaların verilmesi, bütün haklardan mahrum bırakılmaları asla ve asla bir daha topluma çıkmamaları" dedi.Çocuk şiddeti ve cinsel istismar konularında toplumdaki hassasiyetlerin aynısının taşındığını ifade eden Bakan Ramazanoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:"13-14 Nisan'da bakanlığımızı ilgilendiren bütün kanunları gözden geçireceğimiz bir hukuk çalışması yapıyoruz. Bu çalıştayda ele alacağımız konulardan biri de hem sorumlu olan kurumlarda hem de aile içinde ihmal, istismar ve tacize uğrayan çocuklar konusunda verilecek cezalarla ilgili konuları görüşeceğiz. Benim gönlümden geçen verilebilecek en ağır cezaların verilmesi bütün haklardan mahrum bırakılmaları, asla ve asla bir daha topluma çıkmamaları. Bu cezalandırmayı aynı zamanda kadın şiddeti içinde istiyorum. Kadınlara karşı şiddet ve tecavüz fiili işleyenler konusunda da sıfır tolerans ve sonuna kadar takip yapıyoruz. İyi hal indirimi cümlesini asla duymak bile istemiyorum. İnsanlık dışı bu suçu işleyen kişilerin iyi hali nasıl olabilir. Bu konuda asla ve asla bireysel olarak ve bakanlığım olarak tavizimiz yok. Bu konu çalışmalarımız içinde."Temasları kapsamında Esnaf, STK temsilcileri ve Van Geçici Köy Korucuları ve Korucu Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'ni de ziyaret eden Bakan Sema Ramazanoğlu ''Doğu Anadolu Bölgesi, kardeşliğin, yarenliğin ve yoldaşlığın adı. Bizler, doğudan batıya gönül köprüleri kurmaya, kardeşliğimizi güçlendirmeye devam ediyoruz. Bizim için Bursa nasılsa Van da aynıdır. İzmir de Eskişehir de aynıdır. Çünkü bizler Anadolu'ya açılan bu kapıdan hep birlikte girdik içeri. Bu toprakların kokusunu birlikte çektik içimize. Acılarımızı, sevinçlerimizi ve hüzünlerimizi yine birlikte paylaştık. Bu hassasiyetle iktidarımızın her döneminde insanı, sevgiyi ve hoşgörüyü her zaman sosyal politikalarımızın merkezine aldık'' ifadesini kullandı."Önce insan" sloganıyla başlatılan yürüyüşte sosyal devlet olma ilkelerinin her zaman yerine getirildiğini vurgulayan Bakan Ramazanoğlu, şunları kaydetti:"Toplumun tüm kesimlerini kucakladık. Her türlü ayrımcılığa, etnik ve bölgesel milliyetçiliğe şiddetle karşı çıktık. Şeffaf yönetim anlayışıyla, her türlü eleştiriye açık olduk. Bu anlamda siyasette başarının da başarısızlığın da ölçüsü sandıktır. Bizler 1 Kasım genel seçimleri sonrasında da 78 milyon vatandaşımıza eşit ve adil hizmet üretiyoruz ve üretmeye devam edeceğiz. Bu kadim coğrafyada mazlumların, kimsesizlerin umudu bizleriz. Bütün insanlık Adem'den son insana uzanan büyük bir kardeşlik zincirinin parçasıdır. Unutmamalıyız ki ekonomik kalkınmanın, gelişmenin ve toplumun refah seviyesinin yükseltilmesinin yolu birlik ve beraberlikten geçer. Ülkemizin öz kaynaklarını en verimli şekilde kullanarak, daha güçlü bir Türkiye için çalışmaya siz değerli sivil toplum kuruluşlarımızla iş birliği içinde devam edeceğiz."En büyük savaşın cehalete karşı verilmesi gerektiğini işaret eden Bakan Sema Ramazanoğlu, kız erkek ayrımı yapmaksızın çocukların en iyi şekilde eğitilmesi ve geleceğe hazırlanmasının amaçlandığını da söyledi.Bakan Ramazanoğlu, çocuklara, yaşlılara, kadınlara, şehit yakınları ve gazilere, engellilere yönelik hizmetlerin etkin bir şekilde yürütültüdüğünü belirterek, "Böylece aile yapısı dağılmadan, doğrudan aileyi destekleyerek ailenin toplumdaki güçlü konumunu sürdürmesini sağlıyoruz. Her zaman zayıfın, yolda kalmışın, mağdur ve muhtaçlarımızın yanında olduk. Asla gösteriş ve riya olsun diye yapmadık bunları. Bu milletimizin en doğal hakkıdır. Biz milletimizin hakkını yine milletimize teslim ediyoruz" ifadesini kullandı.Bakan Sema Ramazanoğlu'nun gündeminde terör mağduru ailelerde vardı.
Devletin her daim vatandaşlarının yanında olduğunu belirten Bakan Ramazanoğlu, "Terör mağduru illerimizde başlattığımız eylem planları arasında en önemlisi ASDEP programımız. Bu proje kapsamında her ailenin bir sosyal danışmanı olacak. Bu programımız çerçevesinde çalıştığımız hedef kitlemiz terör mağdurları. Burası Yüksekova'dan göç alan bir şehrimiz. Buraya gelmiş olan aileler hedef kitlemiz. İlk onları ziyaret etmeye başladık. Bu ziyaretlerimiz de devam edecek. Bu ziyaretlerimizi sosyal aile danışmanlarımız yapıyor. Ziyaretlerde birinci hedef kitlemiz çocuklarımız, kadınlarımız, engellilerimiz ve yaşlılarımız. Çocuklarımız için gerek göçün gerekse bu süreç ile ilgili olarak uğradıkları travmayı en az zararla geçiştirebilmeleri ve süreçten en az yara almaları için psikoterapi yapıyoruz. Bu psikoterapinin detaylarını konuştuk. İkici hedef kitlemiz kadınlarımız. Rehabilitasyon rehberlik ve psikoterapi hizmetleri veriyoruz. Rehberlik hizmetleri kapsamında meslek edindirme ve beceri kurslarını konuştuk. Yürüyen projelerimiz var onların geliştirilmesi ve detaylandırılmasını da konuştuk. Beceri ve meslek edindirme kurslarını istihdama dönüştüren bir sürece sokmak istiyoruz" dedi.