15 Temmuz, şairin “Geceye yenilmeyen her insana ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır” sözünü yaşayan ve yaşatan kahraman milletimizin öyküsünün adıdır.
Tarihi boyunca mücadelesi ve vatan sevgisiyle her türlü zorluğu aşıp silinmez izler bırakan aziz milletimiz, “Korkma” diye başlayan milli marşımızdan aldığı gücü bağımsız ve müreffeh bir Türkiye gayesiyle birleştirmiş ve 15 Temmuz gecesi adeta “korkuyu korkutan, ölümü öldüren” bir destan yazmıştır.
Mukaddesatımıza göz dikmiş hainlere karşı “vatan ve bayrak” uğruna verilen bu mücadele ile tarifi ve emsali olamayacak bir kahramanlık tarihe kazınmış; yıllar geçse de aynı ruhun milletimizin her bir ferdinin kalbinde yaşayacağının ispatı sunulmuştur.
Bu aziz milletin bir ferdi olmaktan gurur duyuyoruz. Her daim ‘Demokrasi ve Milli Birlik’ arzusu ile bu ruhu gelecek nesillerimize aktarmayı da borç biliyoruz. Her köşesi ayrı bir cennet olan bu topraklarda Ay Yıldızlı bayrağımızın dalgalanması için zaman, mekân ve koşul gözetmeksizin hep en önde yürüyeceğimizi ahdediyoruz.
Hangi yılda olursak olalım takvime bakınca aynı gururu yaşayacağımız 15 Temmuz Destanının kahramanları aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor, başta gazilerimiz olmak üzere istikbal ve istiklalimize duası ve mücadelesiyle sahip çıkan milletimize şükranlarımı sunuyorum.