…
20 Ekim 2024, Pazar İstanbul , Türkiye

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Göktaş, Tvnet Yayınında Gündeme İlişkin Açıklamalarda Bulundu


Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Mahinur Özdemir Göktaş, önleyici tedbirler kapsamında sosyal risk haritasını oluşturduklarını belirterek, "Sosyal risk haritasını bağımlılık, çocuk istismarı, kadına yönelik şiddet gibi bulguları daha öncesinde tespit etmek ve buna yönelik politika oluşturmak noktasında kıymetli buluyoruz. Pilot uygulamamızı İstanbul ve Ankara’da bir ilçede tamamladık. ” dedi

Bakan Göktaş, Tvnet yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı, açıklamalarda bulundu. İsrail’in Filistin’e uyguladığı soykırımın birinci yılının geride kaldığını hatırlatan Göktaş, “42 bin Filistinlinin hayatını kaybettiğinden bahsediyoruz. Hayatını kaybedenlerin yüzde 70'inin kadınlar ve çocuklardan olduğunu biliyoruz, 30 bine yakın kadın ve çocuk hayatını kaybetti. Filistin halkı yıllardır zulüm altında, ancak bir yıldır hakikaten en temel insan ihtiyacından da mahrum bırakılıyor. Gazze şehrindeki acımasız saldırılar sonrası ülkemize getirilen çocuk, yaşlı ya da kronik hastalığı olan kişiler bulunuyor. Bakanlık olarak, bu kişilerin tamamına psikososyal destek hizmeti sunduk. Misafirlerimizin barınma, bakım, sağlık ve eğitim gibi ihtiyaçları için ilgili yetkililer ile gerekli koordinasyonu sağlamaya da devam ediyoruz”

Pilot uygulaması başladı

Ailenin korunmasına yönelik başlatılan sosyal risk haritaları çalışmalarının sorulması üzerine Göktaş, "Önleyici tedbirler kapsamında sosyal risk haritası oluşturuyoruz. Sosyal risk haritasını bağımlılık, çocuk istismarı, kadına yönelik şiddet gibi bulguları daha öncesinde tespit etmek ve buna yönelik politika oluşturmak noktasında kıymetli buluyoruz. Sosyal risk haritası ile mahalle mahalle, ilçe ilçe, hane hane, kaç engelli var, kaç yaşlı var, kaç suça sürüklenmiş çocuk var, kaç şiddet mağduru veya şiddet riski altında olan kadın var, bunların hepsi haritalanabiliyor. Pilot uygulamamızı İstanbul ve Ankara’da bir ilçede tamamladık. Bu kapsamlı çalışmada birçok bakanlık, çalışmalarımıza dahil edildi. Aldığımız sonuçları önümüzdeki günlerde de paylaşacağız.” diye konuştu.

Aile Bakanlığı’nın 110 göstergeyi analiz ederek bir harita ortaya koyacağı bilgisini veren Göktaş, “Her bir sosyal olgu için, -örneğin çocuk odaklı sosyal riskler- belirlediğimiz kapsamlı veri setini analiz ederek, bir yoğunlaşma haritası oluşturuyoruz. Böylece, Bakanlığımızın hizmetleri ile sosyal risklerin, hangi mahallede veya ilçede yoğunlaştığını karşılaştırma imkânımız bulunuyor. Çalışmamızı tüm ilgili bakanlıklar, hatta mahalle muhtarları, okul öğretmenleri, imamlar da dahil olmak üzere, bütün kamu ve sivil toplum paydaşlarıyla koordinasyon halinde yürüteceğiz. Çalışmamız tamamlandığında, henüz gerçekleşmeden vakalara müdahale edebilme kapasitemizin gelişeceğini değerlendiriyoruz” dedi.

Her aileye bir aile rehberi

‘Aile Rehberi Sistemi’ ile her ailenin bir ‘aile rehberi’ olacağını aktaran Göktaş, vatandaşların sosyal hizmet ihtiyaçlarını gidermek için, ulaşılabilir bir adres sunulacağını belirtti. Göktaş, “Nasıl ki her ailenin bir aile hekimi varsa biz istiyoruz ki her hanenin de bir bakanlığımıza bağlı bir aile rehberi olsun. Ailesinin bir aile rehberi olmasını isteyen vatandaşımız E-devlet, sosyal hizmet merkezlerimiz veya çağrı merkezlerimiz üzerinden başvurularını yapacaklar. Yapılan başvuru otomatik olarak bakanlığımız tarafından belirlenmiş Aile Rehberi’nin ekranına düşecek. Aile rehberi, ilgili vakayı formasyonu ve deneyimi uygun meslek personeline yönlendirecek. Ardından, meslek personeli ailelerin psikososyal değerlendirmesini yaparak, uygun hizmet müdahalesini gerçekleştirecek. ‘Aile rehberi’, uygulamayı da takip etmeye devam edecek. Böylelikle, bir ailenin yaşam döngüsünde karşılaştığı ihtiyaçlar belirlediğimiz aile rehberi tarafından takip edilecek” şeklide konuştu.

Aile Rehberi Sistemi’nin devreye alınacağının duyurulmasından bu yana olumlu geri bildirimler olduğunu açıklayan Göktaş, “Bu sistem, sosyal hizmet uygulamalarımızda önemli bir ihtiyacı karşılayacak ve ‘güçlü aile, güçlü toplum’ hedefimize ciddi katkı sağlayacak. Aile içi ihmal, istismar ile çatışmaların gerçekleşmeden engellenmesini daha mümkün kılabilecek bir sistem olacak” değerlendirmesinde bulundu.

“Bugüne kadar 13.217 çiftimizden başvuru aldık”

Evlilik kredisi olarak bilinen Aile ve Gençlik Fonu ile ilgili konuşan Göktaş, “Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonuyla hayata geçen bir proje. Evlenecek gençlere 150 bir liralık 4 yıl vadeli, 2 yıl geri ödemesiz ve 2 yıl sonrasında da sıfır faizle geri ödemeli bir sistem hayata geçirdik. İlk başta deprem bölgesinde hayata geçirmiştik pilot bölge olarak.  Akabinde biz ikinci faza geçtik. Eylül ayı itibarıyla doğurganlık hızının en düşük olduğu Karabük, Bartın ve Zonguldak ilerimizde de bu başvuruları açtık. Akabinde de Osmaniye'de başlattık. Bugüne kadar 13.217 çiftimizden başvuru aldık. Şartları sağlayan 4.550 çiftimize de yaklaşık 683 milyon liralık bir kredi sağlamış olduk. Diğer yandan başvurular hala devam ediyor. Şu anda 8 ilimizde aktif bir şekilde hayata geçmiş durumunda. Önümüzdeki dönemde de bunu tabii ki amacımız tüm Türkiye'yi yaygınlaştırmak. Biz sadece krediyi vermekle de kalmıyoruz. Evlenecek çiftlerimize evlilik öncesi eğitim programlarına veriyoruz. Onları evliliği hazırlıyoruz. Evlendikten sonra da onlara bu süreci takibini yapıyoruz. Burada da gençlerimiz tarafından çok olumlu geri dönüşü oluyor.” ifadelerini kullandı.

“Nüfus Politikaları Yüksek Kurulu’nu oluşturuyoruz”

Son dönemde, nüfus artış hızının hızlı bir şekilde gerilediğine değinen Göktaş, “Doğurganlık hızımız 2023 yılında 1,51 seviyesine kadar geriledi. Güncel projeksiyonlara göre, 85 milyon olan nüfusumuzun 2100 yılında 54 milyona kadar düşebileceği öngörülüyor Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz Bey başkanlığında, bakanlığımız koordinasyonunda, Nüfus Politikaları Yüksek Kurulu’nu oluşturuyoruz” bilgisini verdi.

“Tek bir vaka bile, bizim için fazla bir vakadır”

Kadına şiddet konusunda “Tek bir vaka bile, bizim için fazla bir vakadır” vurgusunu yapan Göktaş, şunları kaydetti:

“Adalet ve İçişleri bakanlıklarımız ve tüm ilgili paydaşlarımızla kadına yönelik şiddetle mücadelemizi ‘sıfır tolerans ilkesi’ çerçevesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bakanlık olarak davalara da müdahil oluyoruz. Diğer yandan kadına yönelik şiddet ve mücadele konusunda çok güçlü bir mevzuatımız var. 6284 sayılı kanunumuz ailenin korunması ve kadına yönelik karşı şiddetin önlenmesine dair kanunumuz yürürlükte. Bu bizim için çok kıymetli, çok önemli bir kanunumuz.  Şiddet uygulayan profillerin analiz edilmesi, ihtiyaca uygun modüler müdahale programı ile iş akışlarının geliştirilmesi ve bütüncül müdahaleler vasıtasıyla şiddet döngüsünün kırılması için bir proje başlatıyoruz. Bu proje ile, şiddet uygulayanlara yönelik psikososyal müdahale modelini geliştireceğiz.”