…
…
…
…
…
…
03 Aralık 2021, Cuma İstanbul,Türkiye

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’nin 2030 Engelsiz Vizyonunu Açıkladı


Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Sayın Derya Yanık ve Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in katılımıyla Haliç Kongre Merkezi'nde Engelli Öğretmen Ataması ve Engelsiz Vizyon 2030 Tanıtım Toplantısı gerçekleştirildi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, burada yaptığı konuşmada Dünya Engelliler Günü'nü vesile kılarak aynı zamanda 750 engelli öğretmenin de atamasının gerçekleştirildiğini belirterek, "Bugünkü ile birlikte hükümetlerimiz döneminde engelli ataması toplamda 63 bin 87'ye ulaşmış bulunuyor." dedi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, partinin kurucularından milletvekili, bakan, genel başkan yardımcısı ve kadın kolları başkanı olarak uzun yıllar birlikte çalıştığı Güldal Akşit'e Allah'tan rahmet ailesine başsağlığı diledi.

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı döneminde Akşit'in engelliler için pek çok önemli hizmetler yaptığını dile getiren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Allah'tan, demokrasi ve kalkınma mücadelesinde çok emeği olan Akşit'i cennetiyle müşerref eylemesi temennisinde bulundu. Akşit'in yarın defnedileceğini ifade eden Erdoğan, AK Parti camiasına da başsağlığı diledi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, çok farklı bir dönemden geçildiğini belirterek, "Camiamızın içerisinde birçok kardeşimizi bu arada kaybettik. Mukadder olan ömür tabii ki son buluyor ve mukadder olan bu ömrün son bulmasıyla hepimizin de varacağı yer malum, orası. Rabbimden temennimiz o dur ki bizleri de cennetiyle cemaliyle müşerref kılsın inşallah. Tüm ailesine şahsım, eşim, camiamız ve milletim adına baş sağlığı diliyorum." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla toplantıya katılanlarla olmaktan bahtiyarlık duyduğunu belirterek, ülkedeki ve dünyadaki tüm engellilere selam ve saygılarını iletti.

Başta burada bulunanlar olmak üzere tüm engellilerin Dünya Engelliler Günü'nü yürekten tebrik ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler öncülüğünde bütün dünyada kabul gören bu anlamlı günün engelliler için hayırlara vesile olmasını diledi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, ülkedeki milyonlarca engelliyi temsilen toplantıda olan, azim ve kararlılıklarıyla ilham veren katılımcıları tebrik ederek, dün Tokyo 2020 Paralimpik Olimpiyat Oyunlarında kazandıkları 15 madalyayla ülkeyi gururlandıran sporcuları külliyede ağırladıklarını anlattı.

Engelli öğretmenlerimizin yanlarında olmayı sürdüreceğiz

Her türlü zorluğa rağmen paralimpik sporcuların elde ettiği başarılar karşısında milletçe herkesin farklı duygular yaşadığını belirten Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:

"Elbette tüm spor dallarındaki başarılarımızı önemsiyoruz ama engelli sporcularımızın başarılarına çok daha farklı bir nazarla bakıyoruz. Buradan bir kez daha kendilerini kutluyor, başarılarının artarak devam etmesini diliyorum. Bugün Dünya Engelliler Günü'nü vesile kılarak aynı zamanda 750 engelli öğretmenimizin de atamasını gerçekleştiriyoruz. Atamalarını yapacağımız engelli öğretmenlerimize yeni görev yerlerinde Rabbimden muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Bugünkü ile birlikte hükümetlerimiz döneminde engelli ataması toplamda 63 bin 87'ye ulaşmış bulunuyor. 2002 yılında iktidara geldiğimizde kamuda görev yapan engelli memur sayısı neydi biliyor musunuz? 5 bin 777. Nereden nereye. Kim engellilerin yanındaymış, işte bu rakam bunu ortaya koyuyor. Kim engellilere devletin kapılarını açıyormuş, uygulama ortada. Her biri tek başına büyük bir başarı hikayesi olan engelli öğretmenlerimizin çocuklarımızı en güzel şekilde yetiştirme yanında, engelleri aşmadaki mücadeleleriyle de evlatlarımıza ilham kaynağı olacağına inanıyorum."

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, engelli öğretmenlerin zorluğu kadar kutsal olan vazifelerinde ihtiyaç duydukları her alanda yanlarında olmayı sürdüreceklerini belirterek, şöyle konuştu:

 "Nitekim önceki gün külliyemizde yaptığımız 20. Milli Eğitim Şurası açılış programında öğretmenlerimizle ilgili müjdelerimizi kamuoyuyla paylaştık. Hazırlıklarını tamamladığımız Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu inşallah çok kısa sürede Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin takdirine sunacağız. Böylece öğretmenlerimizi ülkemiz tarihinde ilk kez kapsamlı, yenilikçi ve bütüncül bir meslek kanununa kavuşturacağız. Düzenleme öğretmenlerimizin mevcut tüm kazanımlarını korurken onlara aynı zamanda yeni, sosyal ve özlük hakları da getiriyor. Öğretmenlik mesleğinin itibarına ve önemine uygun bir şekilde özgün bir bakış açısıyla hazırlanan çalışmanın eğitim camiamızda şimdiden büyük bir hüsnü kabul ve sevinçle karşılandığını görüyoruz. Hakim, savcısından memuruna, polisinden öğretmenine kadar tüm kamu görevlilerini tehdit etmeyi alışkanlık haline getiren faşist muhalefet zihniyetine rağmen inşallah meclisimizin de onayıyla bu süreci Cumhur İttifakı olarak kısa sürede tamamlayacağız. Bugün atama heyecanı yaşayan kardeşlerimiz başta olmak üzere Öğretmenlik Meslek Kanununun bir kez daha öğretmenlerimize ve eğitim camiamıza hayırlı uğurlu olmasını diliyoruz."

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan "Medeniyetimizin alametifarikalarından olan kerim devlet anlayışını günümüzün sosyal devlet ilkeleriyle mezcederek yeniden yorumladık. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın prensibini siyaset ve devlet tasavvurumuzun merkezine yerleştirdik. Şimdi hiçbir vatandaşımızın dışarıda bırakılmadığı dünyanın en geniş kapsamlı sosyal güvenlik sistemini Türkiye'ye kazandırdık." dedi.

Cumhurbaşkanımız  Recep Tayyip Erdoğan mazisi 2200 yılı bulan köklü bir devlet geleneğine sahip, aynı şekilde 1400 yılı aşan bir medeniyet müktesebatının mirasçıları olduklarını aktardı.

 Aynı zamanda tarih boyunca dünya siyasetine yön vermiş, insanlığın ortak kültür hazinesine eşsiz katkılar sunmuş, bilimde, sanatta, edebiyatta çığır açmış bir milletin mensupları olunduğunu dile getiren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, siyasetten ekonomiye, sosyal politikalardan eğitime, diplomasiye kadar farklı alanlarda adımlar atarken tüm bu kaynaklardan beslenmeye özel önem verdiklerine işaret etti.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, "Hazreti Mevlana'nın pergel metaforunda olduğu gibi bir ayağımızı kendi değerlerimize sabitliyor, diğeri ile de tüm dünyayı yumuşatmaya çalışıyoruz. Nerede insanlığın hayrına bir hizmet, düzenleme, çözüm yolu varsa bütün bunları alıp kendimize uyarlamaktan çekinmiyoruz. Bilhassa sosyal politikalar alanında kendi kadim birikimimizin yanı sıra insanlığın ortak hazinesinden de faydalanmanın çabasındayız." diye konuştu.

Engellilere yönelik son 19 yılda hayata geçirdikleri politikalarla da bu anlayışla hareket ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, şunları kaydetti:

"Medeniyetimizin alametifarikalarından olan kerim devlet anlayışını günümüzün sosyal devlet ilkeleriyle mezcederek yeniden yorumladık. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın prensibini siyaset ve devlet tasavvurumuzun merkezine yerleştirdik. Şimdi hiçbir vatandaşımızın dışarıda bırakılmadığı dünyanın en geniş kapsamlı sosyal güvenlik sistemini Türkiye'ye kazandırdık. Devletimizin şefkat şemsiyesi altında toplumumuzun en dezavantajlı kesimlerden başlayarak 84 milyonun tamamını almaya çalıştık. Sosyal adaleti güçlendirme idealimize, yardım ve ihsan yerine, hak temelli politikalarla ulaşmaya gayret ettik. Bu süreçte engelli kardeşlerimizin sosyal hayata katılımını teşvik ettik. 2005 yılında çıkarılan Engelliler Kanunu ile eğitim hizmetlerinden bakım hizmetlerine, istihdamdan ayrımcılığın önlenmesine kadar birçok başlıkta engellilerimizin geçmişten gelen sorularını çözdük."

"Engelliler için ayrı ve merkezi bir sınav uygulaması getirdik"

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin, 2007'de Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi'ni imzalayan ilk ülkelerin arasında yerini aldığını dile getirerek, 2010'da yapılan anayasa değişikliği ile engellilere yönelik pozitif ayrımcılığı anayasal güvenceye kavuşturduklarını ifade etti.

Engellilerin eğitim ve sağlık başta olmak üzere her türlü kamu hizmetine kolaylıkla erişmelerini gerçekleştirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, kamu kullanımına açık binaların kaldırım, yaya geçidi, park gibi açık alanların, toplu taşıma araçlarıyla, bilgi ve iletişim sistemlerinin erişilebilir olmasını zorunlu hale getirdiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, 2013'te yapılan bir başka önemli düzenlemeyle "özürlü, sakat, çürük" gibi incitici ve tahkir edici ifadeleri mevzuattan tamamen temizlediklerini belirterek, her ilde en az bir merkez olacak şekilde Türkiye genelinde 128 Engelsiz Gündüz Yaşam Merkezi'ni hizmete sunduklarını kaydetti.

Kamu bakım ve rehabilitasyon merkezi sayısının 2002'de 21 iken, 2021 yılı Ekim ayı itibarıyla bu sayının 104'e çıktığını vurgulayan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Kamu-özel toplam 398 bakım merkezinde şu an 32 bin kardeşimize yatılı bakım hizmeti sunuluyor. Kamuya ait bakım ve rehabilitasyon merkezlerinde sıra bekleyen hiçbir engellimiz kalmadı. 2007 yılında başlatılmış evde bakım yardımı kapsamında 535 bin 805 vatandaşımıza aylık 1800 lira ödeme yapıyoruz. 2012 yılında dünyada bir ilke imza atarak, engelliler için ayrı ve merkezi bir sınav uygulaması getirdik. Uyguladığımız istihdamı teşvik politikalarıyla bugüne kadar toplam 384 bin engelli kardeşimizi iş hayatına kazandırdık. Bunların yanında son 19 yılda eğitim, rehabilitasyon, istihdam, sosyal yardım, evde bakım, girişimcilik, sportif ve kültürel faaliyetler, sağlık ve erişilebilirlik gibi geniş bir yelpazede pek çok düzenlemeyi hayata geçirdik. Ülkemizi engellilerimizin kapısının dahi çalınmadı o günlerden, dünyanın en başarılı sosyal politikalarının uygulandığı bir iklime kavuşturduk. Kısaca saydığım tüm bu çalışmaları insanlarımıza bahşedilmiş bir lütuf olarak değil, yıllardır eksikliği hissedilen hakların sahiplerine teslimi olarak değerlendiriyoruz."

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, değişen şartlara ve ortaya çıkan yeni ihtiyaçlara göre engellilere yönelik politikaları güncellediklerini, engellilerle ilgili meselelerde takip eden yerine takip edilen, referans alınan bir konumda olmak istediklerini vurgulayarak, "Sadece küresel koronavirüs salgını sürecinde yaşananlar bile tek başına Türkiye'nin sağlık altyapısı ile beraber sosyal güvenlik sisteminin de gücünü göstermiştir. Yine bu döneminde milletimizin insani hasletleri, paylaşmayı, dayanışmayı, merhameti esas alan medeniyet değerleri ön plana çıkmıştır. Şimdi bunu her alanda daha ileriye taşımanın mücadelesini veriyoruz." değerlendirmesini yaptı.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, "Üzerinde çalıştığımız 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi'nin hazırlıklarını tamamladık. 3 ayrı eylem planıyla uygulamaya geçireceğimiz Vizyon Belgemizi tüm paydaşların, ilgili kurum ve kuruluşların katkısıyla tekemmül ettirdik." dedi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan geçmişten aldıkları ilham ve inançla geleceği şekillendirmenin gayretinde olduklarını belirterek, "Bir süredir üzerinde çalıştığımız 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi'nin hazırlıklarını tamamladık. 3 ayrı eylem planıyla uygulamaya geçireceğimiz Vizyon Belgemizi tüm paydaşların, ilgili kurum ve kuruluşların katkısıyla tekemmül ettirdik. Bu süreçte akademisyenlerimizin değerli fikirlerinin yanı sıra uluslararası birikimden ve başarılı uygulamalardan da istifade ettik." dedi.

Ortaya, ülkenin engellilerle ilgili çalışmalarına 2030 yılına kadar yön verecek kapsamlı, detaylı, iyi çalışılmış bir yol haritası çıkardıklarını bildiren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:

"Toplamda 8 politika alanı üzerine inşa edilen Engelsiz Vizyon, 8 amaç, 31 hedef ve 107 eylemden oluşmaktadır. Bu kapsamda engelli kardeşlerimiz için hayatın her alanını, özellikle kamu kullanımını, açık alanların erişilebilirliğini önemsiyoruz. Kültürel etkinliklerden spor faaliyetlerine, engelli kardeşlerimizin sosyal katılımlarını artıracak yeni yol ve yöntemlerle onları destekliyoruz. Ayrıca konut hizmetlerinden ulaşım ve iletişim hizmetlerine kadar pek çok alanda erişilebilirliğin geliştirilmesine öncelik veriyoruz. Sosyal hayatın yanı sıra siyasete katılmak isteyen engelli kardeşlerimizin de önündeki bütün engeller kalkıyor. Engellilerin sömürü, şiddet, işkence, aşağılama gibi insan onurunu ve haysiyetini zedeleyen her türlü kötü muameleden korunmasını esas alıyoruz."

Önleme ve erken müdahale hizmetlerini öne çıkardıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bu anlamda engelli kardeşlerimizin yaşayabilecekleri her türlü ayrımcılığa karşı yasal koruma sağlıyoruz. Ayrıca yasa önünde eşit tanınmalarına yönelik bir sistem oluşturuyoruz. Bütün vatandaşlarımızın sağlığı bizim için çok önemlidir. Sağlık hizmetlerimizin çıtasını sürekli yükseltiyoruz. Çeşitli terapi yöntemlerini de içeren yeni sağlık hizmetlerimizi engelli kardeşlerimizin erişimine sunuyoruz. Bunun ötesinde uzun süreli bakımı destekleyen, engelli kardeşlerimizle beraber ve ailelerini de kapsayan hizmetler planlıyoruz. Ayrıca afet ve acil durumlara ilişkin risk azaltma ve iyileştirme çalışmalarını engellileri de kapsayan sürdürülebilir bir yaklaşımla gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Vizyon belgemizde birlikte yaşama kültürünü güçlendiren gözümüzün nuru çocuklarımızı da unutmadık. Öğrenme güçlüğü yaşayan ve özel ilgiye ihtiyacı olan çocuklarımızın eğitim öğretimin her kademesine akranlarıyla birlikte katılımlarını temin ediyoruz. Bu çocuklarımıza yönelik değerlendirme, yönlendirme ve izleme sistemlerini güçlendiriyoruz."

Engelli bireylere yönelik yeni nesil istihdam modelleri

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, engelli bireylerin orta ve yükseköğretim kurumlarından olduğu gibi mesleki eğitim kurumlarından da kesintisiz biçimde yararlanabilmeleri için gereken düzenlemeleri yaptıklarını söyledi. Engelli bireylerin hayat boyu öğrenme süreçlerine dahil olmaları için yeni yöntemler geliştirdiklerini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Yeni nesil istihdam modelleriyle onları hayalini kurdukları mesleki alanlarda ve nitelikli işlerde istihdam etmeyi hedefliyoruz. Bir adım daha ileriye giderek, engelli kardeşlerimizin girişimcilik hedeflerine daha fazla destek veriyoruz. Aynı zamanda kendilerine gelir desteği ve vergi düzenlemeleri gibi ekonomik kolaylıklar sunmayı da ihmal etmiyoruz. Böylelikle engelli kardeşlerimiz için de sürdürülebilir bir finansman sistemi kuruyor ve onları ekonomik güvence altına alıyoruz."

2030 Engelsiz Vizyon Belgesi'nin kamu kurumlarından başlayarak milletin tamamına rehberlik edeceğini dile getiren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, bu belgenin hakkıyla uygulanmasında toplumun tüm kesimlerine sorumluluk düştüğünün altını çizdi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'deki bütün aileleri, engellileriyle birlikte yaşamın her alanında aktif olarak hayatlarını sürdüren bir konuma getirmeden durmayacaklarını, dinlenmeyeceklerini anlatarak, şunları söyledi:

"Engellilerimizin tamamıyla huzura kavuşmuş, rahat bir yaşamı için 84 milyon olarak el birliği içinde çalışacağımıza inanıyorum. Bunun için her fırsatta asıl meselenin fiziki engeller değil, kalplerdeki, zihinlerdeki engelleri aşmak olduğunun altını özellikle çiziyorum. Unutmayalım 84 milyon olarak hepimiz büyük bir aileyiz. Aile olmanın gereği de birliktir, beraberliktir, kenetlenmektir, dayanışmadır, zorlukları birlikte göğüslemek, sevinçleri de yine birlikte paylaşmaktır. Tek bir engelli kardeşimiz dahi kendisini dışlanmış hissederse kendisini çaresiz hissederse bunun vebali milletçe hepimizin üzerindedir. Bu konuda ben milletime güveniyorum. Rabb'im yar ve yardımcımız olsun diyorum."

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, atamaları gerçekleştirilecek öğretmenleri tebrik ederek, "3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nün ülkemizdeki ve tüm dünyadaki engelliler için hayırlara vesile olmasını Rabb'imden niyaz ediyorum." ifadelerini kullandı.

Erişilebilirliği en önemli gündem maddemiz olarak belirledik

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Derya Yanık da yaptığı konuşmada, engelli vatandaşların sosyal hayata katılma noktasında en büyük sıkıntılarının başında hayatın her alanının herkes için erişilebilir olmamasının geldiğini belirterek, "Ortopedik engelli, görme engelli ya da işitme engelli vatandaşlarımıza kendi başına hareket imkanı sağlayacak en önemli ihtiyaçların başında o gün de erişilebilirlik geliyordu, bugün de erişilebilirlik geliyor. Dolayısıyla erişilebilirliği en önemli gündem maddelerimizden birisi olarak belirledik." dedi.

Vefat eden eski bakanlardan Güldal Akşit'e Allah'tan rahmet dileyen Bakanımız Derya Yanık, AK Parti'nin kuruluş aşamasında kademe yönetimleri oluşturulurken ilk tanıdığı isimlerden birinin Akşit olduğunu dile getirdi.

Bakanımız Derya Yanık, Akşit'in o günden bu yana aldığı görevleri başarıyla yürüttüğünü anlatarak, hem meslektaş olmaktan hem de AK Parti çatısı altında yaklaşık 20 yılı aşkın süredir beraber çalışmaktan duyduğu mutluluğu ifade etti.

Dünya Engelliler Günü'nün, engelli vatandaşlarla ilgili yaptıklarını ve hedefledikleri standartları konuşarak farkındalık oluşturmaya katkı sağladığını ifade eden Bakanımız Derya Yanık, insanların hayatta bazen iyilik ve güzelliklerle bazen ise zorluk ve sıkıntılarla karşılaşabileceğini, böyle durumlarda hem kişilerin bireysel hem de devletlerin sistemsel olarak üzerine düşen görevler olduğunu söyledi.

Bu doğrultuda sosyal kalkınmanın anahtarını kapsayıcı ve kimseyi dışarıda bırakmayan bir anlayışta gördüklerini anlatan Bakanımız Derya Yanık, bu minvalde hiçbir ayrımcılığa göz yummadıklarını, çalışmalarında her türlü hak ve sorumluluğun adil paylaşımını ve fırsat eşitliğini öncelediklerini belirtti.

Bakanımız Derya Yanık, toplumun her kesiminin kendini güvende ve eşit hissettiği, potansiyellerini gerçekleştirebildikleri şartları sağlamaları için dur durak bilmeden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde çalıştıklarını vurguladı.

Engelli vatandaşlara yönelik politikaların hayata geçirilebilmesi ve hizmetlerin ulaşması için sağlıklı ve güçlü bir hukuki zemine ihtiyaç olduğuna dikkati çeken Bakanımız Derya Yanık, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde bu alanda birçok yeniliğe imza attık. Engelli vatandaşlarımızın sosyal hayata katılma noktasında en büyük sıkıntılarının başında hayatın her alanının herkes için erişilebilir olmaması geliyordu. Ortopedik engelli, görme engelli ya da işitme engelli vatandaşlarımıza kendi başına hareket imkanı sağlayacak en önemli ihtiyaçların başında o gün de erişilebilirlik geliyordu, bugün de erişilebilirlik geliyor. Dolayısıyla erişilebilirliği en önemli gündem maddelerimizden birisi olarak belirledik. Erişilebilirlik sadece engellilerimiz için değil, yaşlı, çocuk, hasta, hamile ve çocuklu kadınlar gibi birçok grubu ilgilendiren ve toplum olarak hayat kalitemizi yükseltecek bir sosyal kriterdi. Bu bakışla şehirlerimizden binalarımıza, ulaşımdan dijital hizmetlere, hayatın her alanında erişilebilirlik standartlarımızı yükseltmek üzere çalışmaya başladık. Köklü değişimi sağlayabilmek için halen bu çalışmalarımıza devam ediyoruz."

"Erişilebilirlik Yılı" ilan edilen 2020'de birçok erişilebilirlik projesini hayata geçirdiklerine işaret eden Bakanımız Derya Yanık, "Kamu, özel sektör, sivil toplum, toplumun tüm kesimlerini içeren, birçok başlıkta birlikte çalışmayı teşvik eden organizasyonlar gerçekleştirdik. Kamu kullanımına açık binaların, kaldırım, yaya geçidi, park gibi açık alanların, toplu taşıma araçlarının ve sistemlerinin erişilebilir olmasını zorunlu hale getirdik. Düzenli denetimlerle belediyelerin ve kurumların erişilebilirlik konusunda hassasiyet göstermeleri için aralıksız çalışıyoruz. 'Yüzde yüz erişilebilirlik' hedefiyle engellilerin sunulan hizmetlere erişimleri için gerekli dijital dönüşümü ve engelsiz iletişime yönelik çalışmalarımızı da ayrıca sürdürüyoruz. Erişilebilirlik gündemimizi asla kaybetmedik." ifadelerini kullandı.

Engelli bireyler için bakım ve bakım destek hizmetleri

Bakanımız Derya Yanık engellilere yönelik hizmetlerinde temel vizyonun, en baştan beri engelli bireylerin hayatlarını bağımsız bir şekilde devam ettirebilecekleri bir ortam sağlamak olduğunu aksi durumda da destekleriyle her zaman onların yanlarında bulunduklarını söyledi.

Hayatlarını kendi başlarına sürdüremeyen engelli vatandaşları için bakım ve bakım destek hizmetlerine 2005 yılından bu yana etkin bir şekilde devam ettiklerini kaydeden Yanık, "Tam veya yarı zamanlı olarak gündüz bakım hizmetimizle engelli vatandaşlarımızı destekliyoruz. Engellilerimiz ve refakatçileri şehir içi toplu taşımada ve şehirlerarası demir ve deniz yollarında ücretsiz seyahat edebiliyorlar. Evlerinden okullarına ücretsiz taşıdığımız engelli öğrencilerimiz de özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde yine ücretsiz olarak eğitim görebiliyorlar. Türkiye'ye yayılmış gündüzlü ve yatılı bakım merkezimizle binlerce engelli vatandaşımıza bakım hizmetlerimiz sürüyor." diye konuştu.

Bakanımız Derya Yanık, hizmetlerinde temel yaklaşımın aile odaklı sistemi geliştirmek ve güçlendirmek olduğunu, bu yaklaşımın engelli vatandaşlara sundukları hizmetler için de geçerli olduğunu belirtti.

Kurumsal bakım ihtiyacına cevap vermekle birlikte aile yanında bakımı desteklediklerini aktaran Bakanımız Derya Yanık, evlerinde engelli yakınlarına bakan ailelerin kendi ihtiyaçlarını da karşılayabilmeleri amacıyla engelli vatandaşları yılda 30 güne kadar yatılı bakım merkezlerinde ücretsiz misafir ettiklerini kaydetti.

Dünyada iyi uygulama örnekleri arasında gösterilen hizmetleriyle sosyal hizmet alanında bir başarı hikayesi oluşturduklarını dile getiren Bakanımız Derya Yanık, bu başarı hikayesinin daha kapsamlı ve bütüncül bir bakışla ele alınması için bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde dünyaya örnek teşkil edecek yeni bir adım daha atacaklarını bildirdi.

Bakanımız Derya Yanık, 1992 yılından bu yana Birleşmiş Milletler tarafından engellilerin toplumsal yaşama tam ve diğer bireylerle eşit katılım sağlanmalarına ilişkin çalışmalar yürütülmesi ve farkındalık oluşturulması amacıyla ilan edilen 3 Aralık Uluslararası Engelliler Günü'ne anlam katacak toplantının hayırlı hizmetlere vesile olmasını temenni ederek, atanacak öğretmenlere meslek hayatlarında başarılar diledi.