H.Mustafa Arslanhan




Dayanışmayla Güçlü Olmak

Aile, insanın hayata gözlerini açtığı ilk yuvasıdır. Sevgiyle büyüyen, fedakârlıkla güçlenen ve dayanışmayla sağlamlaşan en önemli sosyal yapıdır. İnsan, ailesi sayesinde hayatın ilk derslerini alır, sevgiyi, paylaşmayı ve dayanışmayı öğrenir. Aile sadece bir çatı değil, aynı zamanda güvenin, umudun ve direncin kaynağıdır. Yaşam boyu süren bu güçlü bağ, özellikle zorluklarla karşılaştığımızda daha da anlam kazanır.

06 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremi, hepimizi derinden sarsan bir felaket oldu. O gün, yıkılan sadece binalar değildi; pek çok insan ve aile sevdiklerinden ayrı düştü. Ancak bu büyük yıkımın ardından, insanlığın en güzel yüzünü; yardımlaşmayı, dayanışmayı ve birlikte ayağa kalkma iradesini gördük. Yaşanan kayıplar ve acılar, bize yalnız olmadığımızı, birlikte güçlü olduğumuzu ve umutla ayağa kalkabileceğimizi öğretti.

Engelleri kaldıran bir aile olmak, yalnızca bireyler arasındaki fiziksel sınırları aşmak değil, aynı zamanda kalpten kalbe uzanan köprüler kurmaktır. Aile, sadece kan bağı ile değil, sevgi ve dayanışma bağı ile de kurulur. Bu yüzden, güçlü bir toplumun temel taşı, birbirine destek olan, birlikte iyileşen ve geleceğe umutla bakan ailelerdir.

Dayanışma ile Güçlenen Aile

  1. Sevgi ve Destek Zor zamanlarda en büyük ihtiyacımız sevgi ve dayanışmadır. Depremde evlerini kaybeden ancak birbirine sımsıkı sarılarak hayata tutunan aileler, dayanışmanın en güçlü örneğini sergiledi. Bir lokmayı paylaşan, bir battaniyeyi bölüşen eller umut yeşertti. Unutmayalım ki sevgiyle kurulan bağlar, en güçlü temellerdir.
  2. Yeniden İnşa Etmek Kaybettiklerimizi geri getiremeyiz, ama yaralarımızı birlikte sarabiliriz. Güçlü bir aile, birbirine destek olup yeniden ayağa kalkmayı bilen ailelerdir. Çocuklarımızı, yaşlılarımızı ve yardıma ihtiyacı olanları ihmal etmeden, onlara yeni bir başlangıç sunmalıyız. Unutmayalım ki toprak sarsılsa da umut sarsılmaz, el ele verince her şey değişir, birlikte iyileşiriz, birlikte güçleniriz...
  3. Empati ve Anlayış Her bireyin yaşadığı travma farklıdır. Kimi sevdiğini kaybetmiş, kimi yuvasından uzak düşmüş, kimi ise kendini yalnız ve çaresiz hissetmiştir. Deprem gibi büyük felaketler özellikle dezavantajlı gruplar için daha ağır sonuçlar doğurabilir. Özel gereksinimli bireyler, yaşlılar, çocuklar, kadınlar ve ekonomik açıdan dezavantajlı kesimler bu süreçten en çok etkilenenlerdir. Onları anlamak, destek olmak ve yanlarında olduğumuzu hissettirmek, gerçek bir dayanışmanın temelidir. Destek yalnızca maddi değil, manevi olarak da sağlanmalıdır. Birinin elini tutmak, birine umut vermek, dayanışmayı gerçek kılar.
  4. Bağımsızlık ve Güçlendirme Gerçek dayanışma, sadece zor zamanlarda destek vermek değil, aynı zamanda bireyleri güçlendirerek hayatlarını sürdürebilir kılmaktır. Aile içinde herkesin kendi sorumluluklarını üstlenmesi, bireyin özgüven kazanmasını sağlar. Çocuklarımızı geleceğe hazırlamak, dezavantajlı grupların topluma dahil edilmesini teşvik etmek hepimizin ortak görevidir. Bir aile, bireylerini güçlendirdiğinde sadece kendi içinde değil, toplum genelinde de daha sağlam bir yapı inşa edilir. Bu yüzden, destek vermek kadar bağımsızlığı teşvik etmek de önemlidir.
  5. Toplumsal Dayanışma ve Yardımlaşma Depremin ardından en büyük gücümüz birbirimize verdiğimiz destek oldu. Aile sadece kan bağı ile değil, kalpten bağlarla da kurulur. Komşuluk ilişkileri, gönüllü destek grupları ve yardımlaşma faaliyetleriyle birbirimize daha çok kenetlenmeliyiz. Zor günler dayanışmayla aşılır, yardımlaşma toplumu ayakta tutan en büyük güçtür.

Bir sofrada oturduğumuzda kardeşiz,
Bir el uzandığında umut yeşerir,
Birlikte yürüdüğümüzde engelleri aşarız.

Birlikte Daha Güçlüyüz

Deprem bize birçok şey öğretti: Hayatın kıymetini, sevdiklerimizin önemini ve en büyük engelin yalnız hissetmek olduğunu... Oysa biz birlikte güçlüyüz! Sevgi ve dayanışmayı artırarak, birbirimize sahip çıkarak her türlü zorluğun üstesinden gelebiliriz.

Bugün birlikte sardığımız yaralar, yarın birlikte inşa ettiğimiz umut dolu bir geleceğin temeli olacak. O yüzden; el ele, omuz omuza, kalpten kalbe yürüyelim. Zorlukları aşmak için sevgiyle, umudu yaşatmak için dayanışmayla, engelleri kaldırmak için birlikle hareket edelim.

Yıkılan duvarları sevgiyle örelim,
Kaybolan yolları umutla bulalım,
Gönüllerimizi birleştirip, yeni bir yarın kuralım...