''Maalesef Hollanda, hızla ırkçılık girdabına sürüklenmekte. Hollanda, uluslararası hukuku yok saydı, kadın haklarını görmezden geldi''
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Dr. Fatma Betül Sayan Kaya,, AK Parti Üsküdar Kadın Kolları'nın Üsküdar Belediyesi Nikah Sarayı'nda organize ettiği "Esnaf Kadınlar Buluşması"na katıldı.
Bakan Kaya, kadınların, duygu ve zekalarıyla çağı ve dünyayı değiştirebilen önemli ve ayrıcalıklı bir güce sahip olduğunu belirtti.
Demokrasinin, adalet duygusunun eksik kaldığı yerde kadın haklarında da tam manasıyla bir ilerleme beklenemeyeceğini ifade eden Bakan Kaya, AK Parti hükümetleri döneminde bu konuda hukuki alt yapıyı güçlendirdiklerini söyledi.
Birçok alanda kadınlara yönelik pozitif ayrımcılığı getirdiklerini dile getiren Bakan Kaya, şunları söyledi:
"Eğitimde, istihdamda, girişimcilikte kadınlarımızı destekledik, siyasette ve karar alma mekanizmalarında aktif olmalarını teşvik ettik. Kuşkusuz kadının güçlü olması aileyi de toplumu da daha yukarılara taşıyacak, yüceltecektir. O nedenle kadının hem aile hem de toplum içindeki statüsünü önemsiyor, bu çerçevede sosyal politikalar geliştiriyoruz. Burada elbette sivil toplum kuruluşlarımıza önemli görev ve sorumluluklar düşmektedir. Bakanlık olarak bu konuda STK’larımızla her zaman yakın bir iş birliği içerisinde olduk. En büyük arzumuz demokrasimizin, kadın hak ve özgürlüklerin hem takipçisi hem de teminatı olan kadın STK’larımızın sayısının artmasıdır. Birlikte “Güçlü Kadın, Güçlü Aile, Güçlü Türkiye” anlayışıyla sosyal politikalar üretmeye, yerli ve milli duruşumuzu korumaya devam edeceğiz."
-“Bütün kadınlarımızı korumak ve güçlendirmek için çalışıyoruz"
Kadının iş hayatındaki konumunun, onun anneliğini asla ikinci plana atmaması gerektiğini vurgulayan Bakan Kaya, "Kadının çalışma hayatıyla aile hayatını uyumlu hale getirmek için birçok yasal düzenlemeyi hayata geçirdik. Hamilelik, doğum ve süt izinleri, esnek çalışma, iş yerlerinde kreş zorunluluğu, 'Torununa Bakan Büyükanneye Destek Projesi' gibi kadınlarımızın anneliğini kolaylaştıracak pek çok imkanı hayata geçirdik. Aldığımız tedbirler, uyguladığımız teşviklerle bugün kadının iş gücüne katılım oranı yüzde 33’e yükselmiştir. Bakanlık olarak bütün kadınlarımızı korumak ve güçlendirmek için çalışıyoruz. 2016 yılında 3 milyon 154 bin haneye yaklaşık 32 milyar TL kamusal sosyal yardım harcaması yaptık. Şartlı Eğitim ve Sağlık Yardımları Programları, Eşi Vefat Etmiş Kadınlara Yönelik Yardım Programı, Muhtaç Asker Ailelerine Yönelik Yardım Programının hak sahiplerini doğrudan kadınlar oluşturmaktadır" değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Kaya, siyasette, iş hayatında, kültür ve sanatta öncü kadınlar bulunduğunu dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ne din ne de gelenekler, siyasette, ticarette, sosyal ve kültürel hayatımızda kadının liderlik yapmasına engel değildir. Kadın değişirse dünya da değişir. Bu sözü çok önemsiyorum. Önemli olan toplumlarda gereken zihniyet dönüşümünü gerçekleştirmektir. Bunu başardığımız takdirde birçok sorunun kendiliğinden aşılacağına inanıyorum. Kadınlarımıza güveniyorum. Kadınlarımız imkan verilmesi durumunda büyük başarılara imza atacaklarını defalarca ispatladılar. Mesele adil bir yönetim anlayışına sahip olma ve kadına güven meselesidir. Güçlü ve lider kadınlarımız Çanakkale ruhuyla, 15 Temmuz gecesi tanklara, silahlara karşı onurlu bir duruş ortaya koymuştur. Kadın hak ve özgürlükler için sokağa, meydanlara çıkınca neleri değiştirebileceğini tüm dünyaya göstermiştir. Huzurlarınızda, 15 Temmuz’un 11 kadın şehidini rahmetle minnetle bir kez daha yad etmek istiyorum."
Avrupa Adalet Divanı’nın özel iş yerlerinde çalışan başörtülü kadınların işten çıkartılabileceğine dair kararını eleştiren Bakan Kaya, "Bu kararı elbette kabul etmemiz mümkün değil. Ben bir kez daha, aynen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaptığım gibi bu kararı şiddetle kınıyorum. Kendi karanlık çağına geri döndürüyor. Avrupa'nın bir an önce bu yanlışlardan dönmesini temenni ediyorum" dedi.
-“Maalesef Hollanda, hızla ırkçılık girdabına sürüklenmekte"
Hollanda ziyaretinde yaşananlara da değinen Bakan Kaya, şöyle devam etti:
"O gece Hollanda’da özgürlüklerin hepsi askıya alınmıştı. Bizim vatandaşlarımızla buluşma özgürlüğümüzü elimizden aldılar. Vatandaşlarımızın toplanma özgürlüğünü ellerinden aldılar. Bizim hareket özgürlüğümüzü bile elimizden alıp en temel insani ihtiyaçlarımızı bile karşılamamıza fırsat vermediler. İnsanlık dışı bir muamele ile karşı karşıya kaldık. Orada bizimle buluşmak için gelen vatandaşlarımıza atlarıyla, köpekleriyle saldırdılar. Sürekli basın özgürlüğünden dem vuran Hollanda, basın mensuplarını kameralarıyla birlikte yerlerde sürükledi. Kadın hakları konusunda bize sürekli ders vermeye çalışan Hollanda, bir bakandan öylesine rahatsız oldu ki bir gecede olağanüstü hal ilan ettiler. Demokrasi, diplomasi, insan hakları adına ne varsa o gece askıya alındı. Maalesef Hollanda, hızla ırkçılık girdabına sürüklenmekte. Hollanda, uluslararası hukuku yok saydı, kadın haklarını görmezden geldi. Türkiye’ye gelince her türlü demokratik hakların kullanımını askıya alan Avrupa, teröristlerin miting yapmasına izin veriyor. Bunun da ötesinde polisleriyle teröristlere eskortluk yapıp, destek çıkıyor."